14 Aralık 2008 Pazar

Kıymetli Metallerin Modern Tıptaki Kullanımı Genisliyor


Altın, Gümüş ve Platinin: Tıpta Kullanımı Araştırılıyor


Altın minerali

Gümüş minerali

Platin minerali

Altın enjeksiyonu arteriti tedavi edebiliyor, gümüş kaplama ise hastane enfeksiyonları ile mücadele ediyor. Peta Bee, değerli metallerin tıpta nasıl kullanıldığını açıklıyor.

Değerli metaller, muhtemelen giderek artan bir şekilde, yazılan ilaç reçetelerinde yer alacaklar. Altın, gümüş ve platin metallerinin her biri son günlerde yapılan titiz bilimsel çalışmaların konusu oldular ve bu çalışmalarda, en şaşırtıcı alanlarda beklenmedik sonuçlar ortaya çıktı.

ALTIN

Altın; kalp pili ve ensülin pompasından gebelik testi ve kanser tedavisine kadar her şeyde kullanılmaktadır. Dünya Altın Konseyi'nde endüstriyel uygulamalar bölümünün başkanı Dr. Richard Holliday:

"Altının tıpta kullanımının uzun bir tarihi vardır. Eski Çin'de doktorlar, altının sağlık alanında şöhretinden ötürü içeceklere ince altın parçaları ekliyorlardı ve hala altın Hint Ayurveda tıbbının bazı alanlarında yaygın bir şekilde kullanılmaktadır" diyor.

Batı tıbbında, altın ilk kez 100 yıl önce ortaya çıktı. Romotologlar(romatizmal hastalık uzmanları), altının anti-enflamatuar(iltihap önleyici) etkisinden dolayı onu keşfettiler, saf altından yapılan enjeksiyonlar, (genellikle uyluk ve kalça kaslarına) eklemlerin ağrılı ve yangılı olduğu otoimmün bir hastalık olan eklem iltihabı tedavisinde bazı başarılar gösterdi. Arthritis Research Campaign (Artrit Araştırma Kampanyası- ARC)'den bir sözcü:

"Kas içine yapılan altın enjeksiyonları, şişme-kabarma, sertlik ve ağrıyı azaltması nedeniyle kullanıldığını, ancak bunların mide bulantısının yanı sıra, kan, böbrek ve deri problemlerini kapsayan bazı muhtemel yan etkiler ortaya koyabildiğini bu sebeple de altın enjeksiyonlarının diğer ilaçlar başarısız olduğunda uygulanacak son çare olduğunu doğruladı."

Bununla birlikte, yeni geliştirilen araştırmalar durumu değiştirebilir. Washington Üniversitesi'nde yapılan deneyler, eklem iltihaplı insanların %50'sinden fazlasının -ki İngiltere'de 350.000 kişi bu hastalıktan etkilenmektedir- altın enjeksiyonlarından faydalanabileceğini göstermektedir.

Danimarka'da henüz geliştirilme aşamasında olan bir çalışma, genellikle yıpranma ve aşınma ile eklem yüzeyleri zarar gördüğü zaman meydana gelen ağrılı bir rahatsızlık olan diz osteoartritinden muzdarip kişilere, altın enjeksiyonunun fayda sağlayıp sağlamayacağını araştırıyor. Altının, kıkırdak ve kemiğe olan zararın, eklemlerdeki ağrıyı azaltarak yavaşlattığı düşünülüyor.

Dr. Richard Holliday bu konuda şunları söylüyor:

"Minik altın taneleri, prostat kanserinin tedavisinde de kullanılıyor. Altın X ışınlarını geçirmez. Öyle ki prostat etrafına bu taneciklerin yerleştirilmesi, doktorların tedavilerine daha etkili bir şekilde odaklanmalarına yardım ediyor. Bu gelişmiş hassasiyet, ışın tedavisi için daha çok hedeflenmiş alana ve daha duyarlı bir radyasyon dozuna imkân vermektedir. Bu çok potansiyelli kanser ilaçları, altın partiküllerine tutunarak, daha sonra vücutta bulunan tümörleri seçerek onlara tutunurlar. Normal kemoterapi tedavisi, hastalıklı hücrelerin yanı sıra sağlıklı olanları da öldürürken, bu yöntem, çok iyi odaklanarak, sadece kanserli hücreleri hedef almaktadır."

Cy rImmune Science adlı bir Amerikan şirketi, şu an insanlı deneylerinde, kemoterapi ilaçlarını vücutta dağıtmak için altın kullanıyor. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT)'ndeki bilim adamları, HIV için de aynı yolla çalışan tedaviler geliştiriyor.

PLATİN

70'li yıllardan bu yana, testis ve yumurtalık kanserini tedavide kullanılan ilaçlar, en nadir ve değerli metal olan platin içermektedirler. Şimdi, hastalığın diğer formları da listeye eklendi. Birleşik Krallık Kanser Araştırma Kurumu'nun, kanser bilgi direktörü Dr. Lesley Walker bu konuda şunları söylüyor:

"Sıklıkla kullanılan kemoterapi ilaçlarının çeşitli tipleri, platinden elde edilmektedir. Bizim bilim adamlarımız, akciğer, testis, yumurtalık, baş ve boyun kanserlerinin en başarılı tedavilerinden ikisi olan ve içerisinde platin bulunan carboplatin ve cisplatin isimli ilaçları geliştirmeye yardımcı oldular." Platin, kanser hücrelerinin RNA ve DNA'larına etki ederek sonuç olarak onları imha eder."

GÜMÜŞ

1940'dan önce gümüş, tehlikeli bakterileri öldürmenin güçlü bir yolu olarak, yaygın bir şekilde kullanılıyordu. Ancak antibiyotiklerin keşfiyle gözden düştü. Şimdi bilim adamları, gümüşün, potansiyel etkilerini ve yapışkan plasterlerden, yanık sargılarına ve mide ülseri tedavisine kadar her şeye dahil edilebilen kollodial gümüşü (gümüş partiküllerinden yapılmış sıvı bir süspansiyon, bazen nanogümüş olarak da adlandırılır) tekrar keşfediyorlar. Kollodial gümüş, aynı zamanda yenidoğan göz enfeksiyonlarında önleyici bir tedbir olarak da kullanılmaktadır.

Geçen yıl gümüşün, hastanelerdeki bakteri seviyesini nasıl düşürebildiğini araşıtran ilk çalışma the Heart of England NHS vakfı tarafından gerçekleştirildi. BioCote firması tarafından üretilen ve üretim aşamasında içinde gümüş, kullanılan malzeme ve mobilyalar, araştırmacılar tarafından test edildi.

Bilim adamlarının sonuçları, gümüş bazlı ürünler içeren hastane servislerinin � buna perde, çöp bidonu, fayans, kapı kolu ve elektrik düğmesi de dahil � hastanenin diğer servislerine oranla çevredeki bakteri sayısını %95,8 oranında düşürdüğünü gösterdi. Gümüş içeren mobilyalarda ise, %92,6 daha az yüzey bakterisine rastlandı.

Gümüşün mikropları defeden gücünü daha ileri düzeyde incelemek için, çeşitli NHS kurumlarından sağlık uzmanlarının katıldığı özel bir panel düzenlendi. BioCote'da çalışan polimer kimyacısı Matthew Harte:

"Romalılar, gümüşün suyu arıttığını keşfetmişlerdi" diyor.

UCLH'de hizmet direktörü Trvor Payne ise bu konuda şunları söylüyor:

"Londra Üniversitesi Koleji hastanesi (UCKH), Birmingham hastanesi ve Kraliyet ortopedi hastanesi de dahil yüzlerce Birleşik Krallık hastanesi bununla tanıştırıldı. Gümüş içeren ürünler, hayat kurtarıyor. Çoğu hastane zaten bunları kullanıyor. Çünkü bir kapıyı açtığınız da veya el kurutucusunu kullandığınızda, daha düşük bakteri seviyesi ve daha az kontaminasyon riski söz konusu olur."

Royal London homoeopatic hastanesi Marigold Kliniği şefi Dr. Tariq Khan, Great Ormond Street çocuk hastanesi uzmanları ile birlikte, Carnation Silversocks (Karanfil Gümüş Çoraplar) adı verilen bir ürün geliştirdi. Çoraplar öncelikle, gümüş kaplanmış pamuk ipliğinden yapıldı ve en ufak dokunuşta cildin kabarmasına neden olan bir hastalık olan epidermoliz büllozalı hastalar için geliştirildi. Ancak sonradan çorapların, kokuyu emme gibi başka faydalara sahip olduğu da anlaşıldı. Bunun dışında gümüş, metaller arasında en yüksek termal iletkenliğe sahiptir ve ayakları kışın sıcak, yazında serin tutar.

Örneğin; Brita firması tarafından yapılan bazı su filtreleri, su kartuşu kullanımdayken, bakteri artışını engelleyen özel bir gümüş uygulaması (arındırıcı) içermektedirler. Kolloidal gümüş malzemeleri, sağlık malzemeleri satan dükkanlardan satın alınılabilir. Bununla beraber, Harvard Üniversitesi'nden yayınlanan bir rapor, geçen sene ağızdan gümüş almanın, her hangi bir faydası olduğuna dair bir kanıt bulunmadığı ile ilgili uyarmıştı. Gerçekte, gümüş partikülleri, vücutta biriktiği takdirde, baş ağrısı, mide bozukluğu ve cildin mavimsi gri renge dönmesi gibi yaygın yan etkilere neden olmaktadır. Leeds Metropolitan Üniversitesi'nde diyetisyen olan Louise Sutton, bu konuyla ilgili olarak:

"Gümüş, temel minerallerden biri değildir, bu yüzden günlük diyetimizde gümüş tüketmeye ihtiyacımız yoktur" şeklinde açıklama yaptı.

Güncelleme: 20/10/2008
Kaynak: Peta Bee, "The Golden Touch", The Guardian, Çev. Kader Demirpehlivan, yaklasansaat.com, 26/8/2008.



19 Eylül 2008 Cuma

Sağlık Problemlerine Güvenli Çözümler

Turkiyeye geri geldğim günlerde Sevgili Kemal Tuna ( www.pyramed-center.com) ,Gumus Suyu ve Altın Suyu'ndan bahsetmistim.
Vatan gazetesine ve Sayın Umut Eroglu'na da bu degerli haber için teşekkurler.

Hastalıklara �altın� çözümler ( http://w10.gazetevatan.com/pazarvatan/haberdetay.asp?hkat=51&hid=12914 )


Tıp dünyası tedavi yöntemlerine her geçen gün bir yenisini ekliyor

Binlerce yıldır alternatif tıpta kullanılan altın, gümüş ve platin gibi değerli madenler artık modern tıbbın tedavi yöntemleri arasına girdi. Altın AIDS ve kanser için umut olurken, gümüş bakterilerin baş düşmanı... Platin ise kanser için kalıcı çözüm olarak sunuluyor.

Uzun yıllar alışverişlerde ve mükafatlarda pahaya ad veren altın ve gümüş, çoğunlukla plak formunda anımasadığımız platin, günümüzde kadınları ve erkekleri alımlı kılmanın yanı sıra daha �hayati� amaçlara hizmet etmeye başladı. Gümüşün çatal bıçak ve bilimum aksesuardaki daimi varlığı malum, altın ise her zaman �suyu çıkarılmaya hazır� bir malzeme. Son dönemde icad edilen altın yeme marifeti de durumun kuvvetli bir göstergesi. İhtişamlı sofraların final bombası olan altın yapraklı pastalar ve tatlıların sosyete tepsisiyle gündeme geldiği günlerde altın elementinin sağlık faydalarından da söz edilmeye başlanmıştı.
Her porsiyonu görünümü kadar muazzam fiyatlara sunulan tatlı altının vücuda faydalı bir element olduğu dile getirilmiş, topuzunu nereye kaçırdığını bulamayanlara düzenli altın tüketimi salık verilmişti. Altının sağlık için faydalı bir madde olduğu çok doğru, üstelik gümüş ve platinin de öyle. Ancak öncelikle gırtlak yoluyla değil, hekim eliyle. Doğu tıbbı ve antik tıp yüzyıllardır çok özel reçetelerine altın ve gümüşü dahil ediyor. Batı tıbbı ise son dönemde bu güçlü metallerin insan sağlığına umulmadık etkilerini fark etmiş durumda.


Altın: Eklem ve kemik iltihabı için çözüm
Yüzyıllar önce Çinli doktorlar özel saray reçetelerinde altını, ciltteki kırışıklığı önleyici, pürüzsüzleştirici ve gençleştirici faydalarından ötürü kullanıyordu. Halen Hintli Ayurveda tedavilerinde de altının çeşitli faydalarından yararlanılıyor. Batı tıbbında ise altın son yüzyılda kullanılmaya başlandı. Yanmayı ve tahrişi önleyen özelliği nedeniyle eklem iltihabı tedavisinde römatolojistler tarafından tercih ediliyor. Kasların arasına enjekte edilen saf altın sertlik, bükülmeme gibi durumlara, acıya ve ağrıya iyi gelerek hastalarda uzun süreli rahatlık sağlıyor. Ancak bu yöntem kanda, böbreklerde ve deride sıkıntılara yol açması ve bulantıya sebep olması nedeniyle son çare olarak uygulanıyordu. Bugün ise Danimarka ve Amerika�da yapılan araştırmalar sonucunda yan etkileri azaltılan tıbbi altın kullanımı sayesinde, eklem ve kemik iltihaplarından muzdarip hastalar nispeten düşük maliyetlerle sağlığına kavuşabilecek. Altının kıkırdak ve kemikte oluşan hasarları da azaltacağı düşünülüyor.
Altının sıklıkla kullanılmaya başladığı bir diğer alan da prostat kanseri tedavisi. Altın elementi X ışını altında geçirgen değil. Bir başka deyişle röntgen altında kemikler gibi fark edilebiliyor. Bu özelliğiyle minik altın parçacıkları prostatın etrafına yerleştirilerek doktorlar tarafından kanserli hücrelerin daha iyi gözlemlenmesi sağlanıyor. Bu sayede bölgeye uygulanacak radyasyon dozu çok daha iyi ayarlanarak, radyoterapinin hedefine daha detaylı biçimde odaklanması sağlanıyor. HIV tedavisinde de uygulanan bir başka yöntem, ilaçların altın partiküllerine eklenerek vücuda salınması. Böylelikle hastalıklı hücreler kadar sağlıklı hücreleri de öldüren kemoterapi ve benzeri ilaçların sadece sorunlu hücrelere yönelmesi sağlanıyor.


Gümüş: Bakterilerin düşmanı
Antibiyotikler icad olunmadan önce bakterilerle savaşan özelliği nedeniyle gümüş, hijyen bakımından popüler bir maddeydi. Son dönemde ise gümüş, bilim adamları tarafından tıbbi kullanım için adeta yeniden keşfedildi. Tedavi ilaçlarına dahil edilen, nanogümüş olarak adlandırılan ve gümüş partikülleri içeren bir sıvı, mide ülserinden yenidoğan göz enfeksiyonları tedavisine kadar tıbbın çeşitli alanlarında kullanılıyor.
Gümüşün suyu arındırıcı özelliği antik Romalılar döneminden bu yana biliniyor. Dolayısıyla gümüş çatal-bıçak ve kadeh setlerini sadece lüks tüketim malzemeleri olarak yorumlamak bu değerli element için haksızlık sayılabilir. Bu anlayışı takip eden yeni bir kullanım yöntemi ise geçen yıl yapılan bir deneyle ortaya çıktı. İngiltere�de çeşitli hastanelerin önceden belirlenmiş koğuşlarında yer alan çöp kutuları, panjurlar, kapı kolları ve lamba düğmeleri yüzeyi gümüş kaplı olanlarla değiştirildi. Mobilyalar ise gümüş içerikli materyallerden üretildi. Belirli bir süre ardından yapılan inceleme sonucunda ortamda diğer koğuşlara oranla yüzde 96�lara varan oranda daha az bakteri olduğu tespit edildi. Şimdi bu uygulamanın ulusal hastanelerde yaygınlaştırılması amaçlanıyor. Türkiye�de de özel hastanelerin gümüş ekipman uygulamasına geçerek daha hijyenik bir ortam sağlayabileceğini düşünmek mümkün.
Bakterilerle savaşma özelliği çok kuvvetli olmasına ve bazı filtreleme sistemlerinde de kullanılmasına rağmen uzmanlar gümüşün ağız yoluyla tüketilmemesi konusunda özellikle uyarıyor. Zira gümüşün bu şekilde kullanımının hiçbir faydası bilinmediği gibi, vücuda salınan parçacıklar baş-karın ağrısı ve ten renginde değişiklik gibi istenmedik durumlara yol açabiliyor.


Platin: Kansere kalıcı çözüm vaat ediyor
En az bulunan ve en değerli metal olarak anılan platin, geçtiğimiz yüzyılın ikinci yarısından bu yana testis ve yumurtalık kanserine karşı kullanılıyor. Son yıllarda yapılan araştırmalar sonucu platinin etkili olduğu kanser tipleri arasına akciğer, baş bölgesi ve boyun kanseri de eklendi. Belirli kemoterapi ilaçları platin kökenli formülleriyle kanserli hücrelere karşı savaş veriyor. Platinin kanser hücrelerine karşı etkili olmasında tümörün genetik yapısına etki etmesi yatıyor. Platin bazlı ilaçlar kanser hücrelerinin genetik kodunu oluşturan RNA ve DNA�yı deforme ederek bu hücrelerin kalıcı olarak yok olmasını sağlıyor. Henüz ağırlıklı olarak laboratuvar ortamlarında test edilen platin kullanımının önümüzdeki yıllarda kanser tedavisindeki etkili formüllerden biri olacağı düşünülüyor.

Altın... İnsanoğlu için bin yıllardan beri statü ve değeri ifade eden, zariflik ve sonradan görmelik arasındaki ince ayarı hassas terazilerde tartan metallerin en ışıltılısı.

Gümüş... Altından sonra anılma durumunu sadeliğin güzelliği ile dengeleyen, ulaşılabilirliğinden fazla kıymetli hali ile günlük hayatın vazgeçilmez alaşımı.

Platin... Altın ve gümüş kadar göz alıcı olmadığı halde daha değerli olmasını bir türlü tam içimize sindiremediğimiz, �az bulunurluk� tarifi ile tatmin olduğumuz, biraz da dünya dışı hissiyata sahip modern çağ elementi.


14.09.2008
Haber: UMUT EROĞLU

20 Mayıs 2008 Salı

hidradenitis suppurativa possible solutions

One of my friend has been very happy after 12 years of suffer from the infection. She has confirmed complete cure after only a months usage of pants during nights that are made of SeeItSafe(R) fabrics. Please go to www.ttel.co.uk for more information about SeeItSafe in Europe or send me a message so that I can try to find the nearest distributor . Seeitsafe contains 100% pure silver fiber x-static(R)



P.S.; M&S already selling Pyjamas in the UK as SLEEPSAFE.

P.S.2; It may be better to use wound bandages that are called Silverseal(R) .For more information ,please go to www.x-static.com

16 Mayıs 2008 Cuma

GUNUMUZUN MODASI: ANTİMİKROBİK'LER

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=109828

Guvenli antimikrobiklerle ilgili ilk yazımı yukardaki linkte bulabilirsiniz. Bilinçsiz antibiyotik kullanan bir toplum olduğumuzdan Anadoluda nerdeyse kasabalara kadar yayılmış diyaliz merkezlerinin varlığını bilmek tuyler ürpertici. Umarım aynı hatayı günümüzün moda antimikrobikleri için yapmayız.


Sanırım Turkiyedeki ilk bilgi yazısı aşağıdaki linkte.Lutfen ziyaret ediniz
http://nanoturkiye.blogspot.com/2008/04/gm-nanoparacklar-aslnda-zararl-imi.html


14 Mayıs 2008 Çarşamba

Ter Bezi Enfeksiyonu ( hydraadenitis suppurativa) ve olası cozumler

Uzun yıllardı ter bezi enfeksiyonu ( hydraadenitis suppurativa ) problemi ile yasayan bir arkadasımın yakını ,SeeItSAFE urunleri ile yapılmıs pants'lar kullanarak bir ay icerisinde butun yaralardan kurtuldugunu mujdelemistir. Tamamen dogal ve guvenlı bır anti bakteriyel olan SeeItSAFE urunlerinin anti fungal oldugu zaten bilinmekteydi .Bu guzel haberi vajinal bolgede enfeksiyon ceken butun kadınlarımızla ve bilim adamlarımızla paylasmaktan mutluluk duyuyorum.

SeeItSAFE urunleri ile genis bilgiyi www.sartekstil.com.tr den edinebılırsınız.
Ozcan Yagci


Yaraları tedavi etmek için daha dogru çözümün yara bantları kullanmak olduğunu söyleyebiliriz. Silverseal(R) adlı yara bantları hakkında daha fazla bilgi için lutfen www.x-static.com adresine gidiniz.

6 Mart 2008 Perşembe

Milliyet Gazetesindeki Blog'um

Milliyet Gazetesindeki bloguma ulasmak icin lutfen asagıdaki linki tıklayınız.

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=95058